Edirne gezilecek yerler nelerdir merak mı ediyorsunuz? Edirne’de yaşıyorsunuz veya Edirne’ye gelmişsiniz ama; Edirne’de nereye gidilir? bununla ilgili detaylı bilginiz yok… Öyleyse bu yazı tam size göre! Çünkü Edirne’de ne yapılır, çarşaf çarşaf anlattım. Edirne’de yapılacaklar listesindeki aktiviteler Edirne’nin hangi ilçelerinde yapılır, Edirne’nin gezilecek yerleri ile ilgili detaylı bilgi vererek bunları uzun uzun yazdım. Hazırsanız Edirne turu başlasın!
Edirne Gezilecek Yerler Listesi
Edirne, Trakya’nın en güzel ve en büyük şehridir. Bulgaristan ve Yunanistan’la sınırı vardır. Stratejik açıdan önemli bir şehirdir. Kırklareli ve Tekirdağ ile komşudur. Şehri Trak kabilelerinden biri olan Odrisler kurmuştur. 324’te Bizanslıların hakimiyetine girmiş. Tarih boyunca Adrianapolis, Adrianopol, Bilad-ı Selase, Taht-ı Sani, Payitah-ı Kadim gibi isimlerle anılmıştır. Bursa Osmanlı’nın başkentiyken tahtı Edirne devralmış, Edirne başkent olunca Bursa’nın Oğlu denilmiştir. Özetle sultanların şehridir, şehirlerin de sultanıdır kendileri… Kervansaraylarıyla, tarihi çarşılarıyla, camileriyle ve köprüleriyle hayranlık uyandıran Edirne’nin 9 ilçesi vardır. Edirne gezilecek yerler bu ilçelere dağılmıştır ve her ilçe birbirinden güzel turistik yerlere, muhteşem doğal alanlara ev sahipliği yapmaktadır. Merkez Edirne’nin en kalabalık yeriyken Lalapaşa ise Edirne nüfusunun en az olduğu yerdir.
Yüzyıllar boyu Edirne’den ne uygarlıklar gelip geçmiştir… Edirne gezilmesi gereken yerler sadece tatil amacıyla değil tarihi bakımdan da büyük önem taşımaktadır. Edirne uzun yıllar boyunca Osmanlı devletinin başkenti olmuştur. Erikli, Enez, Keşan sahillerinde denizin, kumun vre güneşin keyfine varmak ise bambaşkadır. geleneksel Kırkpınar Yağlı Güreşleriyle meşhur Edirne’nin gezilecek yerleri ve Edirne yemekleri anlatılmaz yaşanır. Ama şimdi bir nebze olsun anlatmaya çalışacağım. Başlayayım mı? “Eveet.” Dediğinizi duyar gibiyim ve daha fazla uzatmadan sizi Edirne gezilecek yerler ile baş başa bırakıyorum.
Edirne Merkez Gezilecek Yerler
Edirne gezilecek yerler listemize Edirne’nin kalbi ile giriş yapayım dedim. Edirne merkezi hem yerli hem de yabancı turistlerin ilgi odağı. Nasıl olmasın ki? Adamlar haklılar! Aşağıdaki Edirne merkez gezilecek yerleri okuyunca siz de öyle düşüneceksiniz.
Marmara’nın Trakya kesiminde bulunan Edirne’nin merkezine inince şehrin silueti bizi tüm ihtişamıyla karşılıyor. Daha o ilk dakikadan itibaren Edirne gezilecek yerler bizim için harika bir deneyim olacak, bunu anlıyoruz.
1. Edirne Arkeoloji ve Etnografya Müzesi
Paleolitik Çağ’dan bugüne ulaşan çeşitli eserler bu müzede sergileniyor. Edirne’deki ve yakın çevresindeki kazılarda bulunan bazı hayvanların çene kemiği ve diş gibi parçaları bile var. Müzenin Etnografya bölümüne geldiğimizde Edirne evlerinin keten sıva örneklerine, çeşitli kıyafetlere, takılara, oyalara rastlıyoruz. Bir de güllebdanlar, buhurdanlıklar ve tombak ibrikler var. Bunlar Topkapı Sarayı Müzesi’nin Edirne Müzesi’ne takdim ettiği çam sakızı çoban armağanı türünden hediyeler… Meydan Mahallesi’nin Kadir Paşa Mektep sokağında bulunuyor, bilginiz olsun…
2. Rüstempaşa Kervansarayı
Bildiğimiz Osmanlı mimarisi deyip geçmeyin. Hakikaten oldukça başarılı. Edirne merkezde yer alan bu kervansaray Rüstempaşa’nın emriyle Mimar Sinan tarafından inşa edilmiş. (Biliyorsunuz Kanuni Sultan Süleyman da Rüstempaşa’nın kayınpederi oluyor.) Dikdörtgen avluların etrafına yerleştirilen odalar, taş ve tuğla sıralarıyla dikkat çekici bir tasarım… Edirne merkez gezilmesi gereken yerler arasında kesinlikle olmalı. Kervansaray 1972’de restorasyondan geçirilmiş ve otel olarak kullanılmaya başlanmış. 1980 ‘de ise Ağa Han Mimarlık Ödülü’ne lâyık görülmüş. Merkezden yürüyerek rahatlıkla ulaşabilirsiniz.
3. Lozan Anıtı ve Müzesi
4. Edirne Adalet Kasrı
5. Sarayiçi Balkan Savaşı Şehitliği
6. Selimiye Camii
7. Tarihi Ali Paşa Çarşısı
Mimar Sinan’ın şaheserleri Edirne’nin merkezinde toplanmış. Bu çarşı da onlardan biri. Sadrazam Semih Ali Paşa’yı duymuşsunuzdur, işte onun adına yapılan bu çarşı Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne bağlıdır. İçinde yaklaşık 100 tane dükkan var. Dışındaki dükkanları da sayarsak 300’ü geçiyor. Edirne gezilmesi gereken yerler arasındaki en büyük alanlardan.
8. Muradiye Camii
9. Edirne Türk İslam Eserleri Müzesi
10. Saraçlar Caddesi
11. Edirne Sarayı
12. Meriç Köprüsü
13. Beyazıt Külliyesi ve Şifahanesi
Enez Gezilecek Yerler
Edirne gezilecek yerler merkezden mi ibaret? Elbette hayır. Edirne ilçelerinin her biri ziyaret edilmesi gereken birbirinden güzel yerlere ev sahipliği yapıyor. Enez ilçesi de bunların başında geliyor. Tertemiz deniziyle, huzurlu atmosferiyle Enez, Edirne’nin nazlı çocuğu diyebiliriz. Ainos diye de bilinen bu şehir önceleri deniz kenarındayken Meriç Nehrinin sürüklediği alüvyonlarla kıyıdan uzaklaşarak biraz içeride kalmış. Doğusunda çam ormanları, güneyinde Ege Denizi, kuzeyinde de Hasarlı Dağı vardır. Peki Edirne Enez’de nereye gidilir? İşte cevabı:
14. Gala Gölü Milli Parkı
15. Enez Sahili
Edirne tatil için geldiğiniz bir yer olmalı ve bu şahane güzelliklerin tadını doyasıya çıkarmalısınız.
16. Enez Kalesi
17. Roma Villası
İlçe merkezindeki Gazi Ömer Bey mahallesinde’dir. Kaleden sonra ilçenin sahip olduğu en değerli antik kalıntılardan biridir. Roma döneminin mimarisini ve yaşam tarzını yansıtmaktadır. Günümüze Roma Villası’nın yalnızca bazı kalıntıları gelmiştir.
18. Sahil Kervansarayı
Enez’de gezilecek yerler birbirine oldukça yakın. Zamanı kısıtlı olanlar için bu, büyük bir avantaj.
19. Deveci Hanı
20. Has Yunus Kaptan Paşa Türbesi
21. Saroz Körfezi
Burası Erikli, Enez ve Keşan’ın sahil şeritlerine sahip bir bölgedir. Edirne ve Gelibolu arasındadır. Kendini temizleyebilen körfezlerden biridir. Windsurf sporuna uygun sınırlı sayıdaki denizlerden biri olması da özel niteliklerinden bir diğeridir. Tarihin ve doğanın harmanlandığı bu tatil yeri Edirne’de gezilecek yerler arayanların uğrak noktası.
22. Büyük Kemikli Burnu
Burada dalgalar kayaları adeta bir oya gibi işler ve inanılmaz güzel bir manzara ortaya çıkar. Lagün gölü bugün balık çiftliği olarak kullanılmaktadır ve flamingo, yaban ördeği, kuğu ve benzeri kuşlar burada konaklamaktadır.
23. Pırlanta Plajı
Edirne’de gezilecek yerler deyip Enez’den bahsederiz de plajlarını unutur muyuz? Pırlanta plajı limanın yanından başlıyor ve gerçekten pırlanta gibi diyemiyoruz ne yazık ki. Çünkü duyarsız insanlar burayı hiç iyi kullanmıyorlar. Ama yine de gidilir mi? Gidilir yahu o kadar da değil.
24. Sultaniçe
Burası Enez ilçesine bağlı bir köy ve buradan Enez merkezine giden bir ormanlık yol mevcut. Bu yolun üzerinde denize girebileceğiniz yerler var.
25. Enez Vakıf Köyü
Edirne’de gezilecek yerler konusunda Enez ilçesinin en güzel beldelerinden. Oldukça sessiz-sakin, doğayla iç içe olabileceğiniz bir alan. Buraya bir şans verin diyorum ben.
26. Has Yunus Bey Türbesi
Havsa Gezilecek Yerler
Edirne merkeze 27 km uzaklıktaki bu ilçe adını II. Beyazıt’ın eşi Hafsa Sultan’dan almış olup sevimli, küçük bir ilçedir. Edirne’de gezilmesi gereken yerler bu ilçedede çok daha azdır. Havsa, Edirne’ye giriş kapısının anahtarıdır. Kanola tarlaları, arpa-buğday başakları ile harika bir manzara sizi selamlar burada… Hele yaz mevsimindeyseniz ay çiçekleride eşlik eder bu karşılama törenine… Havsa otogarında devasa büyüklükteki ayçiçeği figürlerine rastlayıp şaşkınlığınızı gizleyemezsiniz. Havsa’nın sokaklarında tarihi dokusunun izlerini sürerken Edirne’ye geldiğiniz için kendinizi şanslı hissedersiniz. Neyse kısaca Havsa’da nereye gidilir? sorusunu da cevaplayayım ki eksik-gedik kalmasın.
27. Sokullu Camisi
28. Kurt Bey Anıtı
29. Çeşme
İpsala Gezilecek Yerler
Edirne merkeze 108 km mesafedeki ilçede Yunanistan sınır kapısı bulunmaktadır ve onun için son derece hareketli bir yerdir. Tamamıyla düz bir yer değildir, bilakis alçak tepelerle yer yer engebeleşir. Başka bir deyişle, İpsalı dalgalı düzlüklerin sıkça görüldüğü bir yerdir. Batısında da İpsala ovası vardır. İpsala özellikle bahar döneminde su baskınlarının meydana geldiği bir yerdir Fakat Meriç Irmağı boyunca setler yapılarak bu durumun önüne biraz olsun geçilmiştir. İpsala ayçiçeği ve hububat üretiminin yoğun olduğu bir bölgedir. Öte yandan çeltik (pirinç) üretiminin de bölgede yaygın olduğu bilinmektedir. En iyi baldo pirincin İpsala’da yetiştirildiği söylenir. Her yılın Ağustos ayında İpsala Seltik Kültür-Sanat Festivalleri düzenlense de ne yazık ki pandemi sürecinde olduğumuz için 2020 yılında bu mümkün olmamıştır. Eski yıllarda tertip edilen bu festivalin paraşüt gösterileriyle, halk oyunlarıyla, pirinç yemekleriyle yapılan yarışmalar, yelken yarışları, lazer gösterileri, konserler, havai fişek gösterileri ve çeltik güzeli yarışmasıyla dopdolu bir etkinlik olduğunu hatırlatmadan geçmeyelim. İpsala gezilecek yerler Edirne ziyareti sırasında ihmal edilmemelidir.
30. Sultan I. Murat Camisi
İpsala ilçe merkezindeki caminin yapımına Sultan I. Murat Paşa başlamış, tamamlamak kısmet olmamıştır. Caminin kubbeli olarak inşa edilmesi planlanırken sonra çatıyla örtülmüştür. Cami tek minarelidir ve yapısını koruyarak günümüze kadar gelmiştir.
31. Su Kemerleri
32. Alaca Mustafa Paşa Camisi
33. İpsala Koyun Tepe
Keşan Gezilecek Yerler
Edirne gezilecek yerler listesi ilçelere göre kategorize edilmelidir dedik ve buraya kadar da bunu sağ-salim başardık. O halde Keşan ile devam edelim. Keşan, Yunanistan sınırı olan İpsala’ya 30 km mesafededir. İstanbul-Çanakkale yolunun üzerindedir ve bu yüzden aracıyla seyahat edenler mutlaka buraya uğrar. Saros Körfezi’nin bir bölümü de bu ilçenin sınırları içerisindedir. Keşan ilçesinin Gökçetepe, Mecidiye, Erikli gibi bölgeleri turizm açısından oldukça gelişmiştir. Eskiden Zorlanis olarak anılan ilçenin ismi zamanla Keşan halini almıştır. Makedonya, Pers, Yunan, Roma, Odris ve Bizans imparatorlukları tarafından yerleşim yeri olarak kullanılan ilçe Gazi Süleyman Paşa döneminde de Osmanlı hakimiyetine girmiştir. Kuzeyinde Uzunköprü, batısında İpsala, güneybatısında da Saros Körfezi ve Enez vardır. İlçenin doğusunda da Tekirdağ’ın Malkara ilçesi yer alır.
Keşan deniz tatili için tercih edilebilecek en uygun bölgelerdendir. Peynir helvası da en iyi burada yenir. Satır et de Keşan denilince akla gelen yemeklerdendir. Keşan’ın köylerinden Yenimuhacir, satır etle öylesine bütünleşmiştir ki, girişindeki tabelada ‘Satır etin anavatanına hoş geldiniz’ yazar. Bu köye uğrarsanız Özen Et Lokantası’na uğramanız önerilir.
34. Hersekzade Ahmet Paşa Camii
35. Göbekli Tepe Sahili
36. Gökçetepe Tabiat Parkı
Saroz Körfezi’nne oldukça yakındır ve çam ormanlarıyla kaplı bir alandır. Sahilinin güzelliği dillere destandır, su sporları için de gayet elverişlidir. Plaj, deniz ve orman üçlüsü burada eşsiz bir uyum sergilemektedir. Burada izcilik, offroad, yamaç paraşütü gibi aktiviteler de yapılır. Korudağ etekleri Saros Körfezi’iyle Gökçetepe’de buluşur. Cenevizliler döneminden kalan tarihi dokusuyla ve Ceneviz kalesiyle sizi tarihte yolculuğa çıkaracaktır. Dantel misali koylarıyla, dingin sularıyla, çam ormanlarıyla Gökçetepe, Edirne gezilecek yerler listesi içinde arz-ı endam eder. Buraya niçin ‘kayıp cennet’ diyorlar, bunu anlamak için anlatılmaz güzelliğini gelip görmeniz şarttır. Gökçetepe Orman Kampı sahilin batı ucundadır.
37. Sazlıdere Sahili
Keşan merkezine 22 km uzaklıkta bulunmaktadır. Gelibolu yolu üzerinde yer alan Sazlıdere köyüne yakındır. Denizi temiz ve berraktır. Yeşillik alanlara ve uzun bir kumsala sahiptir. Edirne seyahati sırasında yorgunluğunuzu atmak ve doğayı hissetmek istiyorsanız buraya gelmelisiniz. Burada deniz ve çam ağaçları, adeta tabiatın koynunda birbirlerine misilleme yapan iki sevgiliymiş gibi… Sazlıdere, Saros’un el değmemiş kıyılarından biridir. Sazlıdere’nin sahiline doğru yürürken göreceğiniz yeşil ve mavi âhengine bayılacaksınız. İçimde kalmasın diye Saros körfezinden söz etmeyi biraz daha sürdüreceğim.
38. Danişment Sahili
Diğer Keşan sahilleri gibi burada da yeşil ve mavi birbiriyle yoğrulmuştur. Kamp yapmak için ideal bir alandır.
39. Uzunkum
Kalabalıktan ve kirlilikten etkilenmemiş nadir yerlerdendir Uzunkum. Su sporlarına, balıkçılığa gönül verenler buraya akın eder. Kıyı şeridi 1700 metre uzunluğunda, kumsalı pırıl pırıl.
40. İbrice Limanı
Mecidiye’ye bağlıdır ve su altı tutkunları için en uygun dalış noktalarındandır İbrice. Dünyadaki ilk su altı müzesi de buradadır. İstanbul dalgıçlarının çoğu sertifikalarını bu koyda alır ve açık denizle burada tanışır. Ayrıca İbrice, yüzlerce deniz canlısına ve balık türüne rastlayabileceğiniz, biyolojik çeşitlilik bakımından zengin bir yerdir. Buraya gidecekseniz su altı mağaralarında yuva yapan istakoz, eşkina ve mığrılerle karşılaşmaya hazırlıklı olun.
41. İtalyan Koyu
Tanıştırayım efenim, Edirne koyları arasındaki en bakir koylardan biri olur. Tarih, kum, deniz burada birbiriyle kucak kucağadır. Koyun yakınlarında bulunan kaleden İtalyan koyunu izlerken o panaromik manzara karşısında nefesiniz kesilecektir. Koyun kayalık kısımları rüzgar ve dalgaların etkisiyle oluşmuş doğal bir tabloya benzer.
42. Mecidiye
Saros’un en uzun kumsala sahip yerlerinden biridir. Erikli’ye doğru yaklaşık 4 km boyunca uzanır. Sahilin kumsala bakan tarafında kumul bitki örtüsü uzanmaktadır ve sahili koruyan da budur.
43. Boyacı Dere Köprüsü
Keşan’a bağlı Mercan köyünde bulunmaktadır. 3 kemerlidir, eğimi azdır ve Osmanlı köprü mimarisini yansıtır.
44. Rusiyyon Kalesi
Yayla sahilindedir ve eski dönemlerde Keşan’a yerleşen Rumların denizi gözetleyebilmek için yaptırmış olduğu bir kaledir. 9. Yüzyıla aittir ve büyük bir bölümü harap olmuştur. Yine de ziyarete açıktır.
45. Erikli
Saros denilince akla gelen en ünlü tatil beldesi Erikli’dir.
Keşan’ın en güzel köylerindendir Erikli… Tam anlamıyla bir doğa harikasıdır. İbrice Limanı’nın batısındadır ve denizi akvaryum gibi berraktır. İnsanlar buraya Trakya’nın Bodrum’u demişler de boşuna dememişler yani… Uzun kumsallarında boş yer bulmak mümkün olmaz yaz aylarında… Eğlencenin ve deniz sporlarının merkezidir. Saroz Körfezi’nin sedefinde incisidir Erikli… Şehrin kalabalığından uzak, huzur dolu bir tatil için Erikli’ye gelmek kadar mantıklı bir şey olamaz. Tabii Erikli’de gezilecek yerler şöyle yavaş yavaş dolaşılmalıdır. Öyle hemen oldu bittiye getirmek olmaz…
46. Erikli Tuz Gölü
Osmanlı döneminde tuz ihtiyacı için kullanılmıştır. Ne yazık ki bugün çevresindeki inşaatlaşmadan ötürü sorunalr almış başını gidiyor. Ama yerel ve göçmen kuşlar bu gölden eksik olmuyor, şimdi doğruya doğru. Hele flamingolar, gölün en popüler kuşlarından.
47. Derindere-Sait Faik Abasıyanık Koyu
Erikli’nin en bakir koylarındandır burası da. Sahili taşlıktır ama denizine diyecek lafımız yoktur. Yalnız ulaşımı oldukça zordur. Yol bozuk demek istemiyorum, yol yok desem yeridir. Ama aşk engel tanımaz, hele doğa aşkı hiç!
48. Yayla Sahili
Keşan’a bağlı şirin mi şirin bir tatil beldesidir. Ters akıntı nedeniyle suyu tertemizdir. Edirne’nin doğal güzellikleri içinde bir numaradır.
Lalapaşa Gezilecek Yerler
Lalapaşa; kuzeyinde ve batısında Bulgaristan sınırı bulunan, dolmenleriyle ünlü bir Edirne ilçesidir. Lala Şahin Paşa 1361 yılında burayı ele geçirerek Osmanlı topraklarına katmıştır. Bunun üzerine bölge ona tahsis edilir ve bu yerleşim yerine de onun adı verilir. Yöre 1945’te ilçe olmuştur. Lalapaşa gezilecek yerler ise şu şekildedir:
49. Muhiddin Baba Türbesi
Muhiddin Baba Anadolu yörük Türklerindendir. Hayatının son dönemlerini burada yaşamış ve 1513 yılında burada vefat ederek bu türbeye defnedilmiştir.
50. Dolmenler
Bu anıt mezarlara Lalapaşa Kapaklısı da denir. Tarih öncesi yapılardan biri olan dolmenler, Türkiye’de sadece Lalapaşa’da ve Kars’ta görülmektedir. ‘Dolmen’ sözcüğü keltçe diline aittir. Milattan önce 2000’li yıllarda yapıldıkları düşünülmektedir. Mezar odası ve bu odanın çevresini saran dikey taşlardan meydana gelmektedir. Bu taşların uzunluğu 2-3 metredir, üstelik tonlarca ağırlığa sahiptir. Lalapaşa bölgesindeki Dolmen bir Tümülüs içerisine gömülüdür. Yapılan kazılarda madeni takılara ve gözyaşı şişelerine rastlanmıştır. Bunlar Edirne Arkeoloji Müzesi’ndedir. Kalkansöğüt ve Hacıdanişment köyü Kapaklı mevkiinde birçok dolmen vardır. Bloklar halinde yapılmışlardır. Çoğunlukla açık bir girişten, koridordan ve birbirini izleyen kapalı mekanlardan oluştuğu için kapaklı kapa ya da perikızı diye de anılmaktadırlar.
Meriç Gezilecek Yerler
Adını Meriç Irmağı’ndan alan ilçenin batısında Yunanistan sınırı bulunur. Meriç ‘denize dökülen’, ‘denize akan’ gibi anlamlara gelmektedir. Meriç ilçesi ana yollara uzak olduğundan biraz geri planda kalmaktadır. İl merkezine 87 km. mesafededir ve Uzunköprü’ye ise 25 km uzaklıktadır. 1916’da Dimetoka yöresi Bulgarlara kalınca Meriç, Kavaklı adıyla şu anki yerinde kurulmuştur. Burayı Yunanistan’dan ayıran şey Meriç Irmağı’dır. Ergene nehri ilçenin güneyindedir. Burada halkın bir kısmı sepetçilik yaparak geçimini sağlamaktadır. Meriç’e geldiğinizde buradaki sepetlerden almanızı tavsiye ederim. Meriç gezilecek yerler bakımından zengin değildir. Ancak buraya gelenler Meriç ve Ergene nehirlerini yakından görmeyi unutmamalıdır.
Süloğlu Gezilecek Yerler
Tarihi süreçte uzun süre yerleşim yeri olarak kullanılsa da tarihi eserler ve kalıntılar açısından fakir bir ilçedir. Süloğlu daha çok akeri birlikleriyle öne çıkmaktadır. İlçenin turistik özellikler taşıdığını söylemek mümkün değildir. Edirne il merkezine oldukça yakın bir konumdadır. Merkeze 33 km uzaklıkta olup Lalapaşa’ya ise 20 kilometre mesafededir. Buraya ilk yerleşen Traklar’dır. Ardından Süloğlu, Romalılar’ın ve Bizanslılar’ın yerleşim yerlerinden biri olmuştur. Yöre zaman içinde Osmanlılara geçmiş, Süloğlu Paşa’ya çiftlik olarak hediye edilmiştir. Yörenin ismi de buradan gelmektedir. Süloğlu, 1991 senesinde ilçe olmuştur. Mekanize Piyade Tugay Komutanlığı birliklerindeki askerlerin büyük bir bölümü sınır karakollarında nöbet tutmaktadır. Burada her yıl Mayıs ayının 2. Ve 3. Haftalarında Bahar ve Hıdrellez şenlikleri yapılır. Bu şenlikler kapsamında halk oyunları, konserler, piknikler ve havai fişek gösterileri tertip edilir.
51. Balkan Şehitleri Abidesi
Süloğlu, Balkan Savaşları’na en fazla tanık olan yerlerdendir. Savaşların anısına yapılan bu anıt Geçkinli köyünde bulunmaktadır. Geçkinli köyünün Yağlı köyüne bağlanmasını sağlayan yolun kıyısında konumlanmıştır. Höyük üzerindeki anıtın etrafı 50 cm yükseklikte bir duvar ile çevrilmiştir. Giriş kapısının her iki yanında sütunlar ve bu sütunlarda top mermileri vardır. Duvar köşelerindeki sütunlarda da top gülleri mevcuttur. Sütunlar birbirine zincirlerle bağlıdır. Kare prizma taban üzerindeki anıt mermer piramid ile sütun biçimindedir. Anıta taşlı bir yoldan yürüyerek ulaşılır. Her sene 26 Mart günü burada anma törenleri düzenlenir.
52. Süloğlu Parkı ve Süloğlu Barajı
İlçe merkezinin yakınlarında günübirlik mesire yeridir. 1975 ile 1981 yılları arasında yapılan baraj kaya dolgu tipindedir ve 52 metre yüksekliğe sahiptir.
Uzunköprü Gezilecek Yerler
Evet; her güzel şeyin bir sonu vardır derler. Edirne gezi rehberi de yavaş yavaş sonlanıyor. Şimdi Edirne’nin son ilçesindeyiz. Uzunköprü ilçesi, adını sahip olduğu muazzam köprüden alıyor. Yüzölçümü bakımından şehrin en büyük ilçesi olan Uzunköprü Osmanlılar döneminde kurulmuştur. Sultan II. Murat’ın Ergene ismiyle kurduğu ilçe Rumeli yakasında bulunan ilk Türk kentidir. Uzunköprü ülkemizin en batı sınırındadır. Batıda Yunanistan ve Meriç ile; güneyde İpsala ve Keşan ile, doğuda Tekirdağ ve Kırklareli ile, kkuzeyde ise Havsa ve Edirne merkez ile komşudur. 275 km uzunluğundaki bir demir yoluyla ve 250 km uzunluğundaki kara yoluyla İstanbul’a bağlı bir ilçedir. Kavala kurabiyesi, mis sabunu, aynalı süpürge gibi hediyelik eşyalar Edirne’nin tüm ilçelerinde olduğu gibi burada da yaygın olarak tercih edilmektedir.
Edirne gezi rehberi içerisinde yer verdiğimiz Uzunköprü’de gezilecek yerler tarihi değer taşımaktadır ve Edirne’nin gezilecek yerleri arasında muhakkak ziyaret edilmesi gerekmektedir. İşte onlardan bazıları:
53. Ergene Köprüsü
Uzunköprü olarak da isimlendirilen Ergene Köprüsü, dünyadaki en uzun taş köprüdür. İlçenin sembollerinden biri olan köprü Edirne’de görülmesi gereken yerler arasında bir şaheserdir. 1393 metre uzunluğundaki bu köprü UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi’ne alınmıştır. Köprü eskiden Cisr-i Ergene olarak isimlendirilmiş, Uzunköprü diye anılmaya başlanmıştır.
Peki ilçede yer alan Uzunköprü’nün hikayesi nedir? Ondan da biraz bahsedelim:
Sultan II. Murat o dönem Varna seferinden dönerken su taşkınlarıyla karşılaşıyor. Bu yüzden Ergene Nehrini geçemiyor. Ondan sonra buraya bir köprü yapılmasını emreder. 1425 senesinde inşasına başlanan köprü 18 yıl içinde tamamlanıyor. Köprü 1293 metre uzunluğa, 5,5 metre genişliğe ve 174 kemere sahip.
Selyaranlardan ve boşaltma gözlerinden meydana gelen köprünün ayaklarında da hayvan figürleri vardır. 1823 senesinde deprem ve sel felâketleri yaşanınca köprünün dörtlü kemer grubu yıkılmış, 2. Mahmut onların yerine daha büyük 3 kemer yaptırmıştır. 1901 yılındaki sel baskınıyla 3 gözün yıkılması neticesinde Uzunköprü’ye 2 tane geniş kemer yapılmıştır. Onarımı 1904 yılına dek sürmüştür. Ortalama 6 asırlık geçmişiyle bu köprü, Edirne’nin en büyük tarihi yapılarındandır.
54. Uzunköprü Tren İstasyonu
İstasyonun inşası 1873’de tamamlanmıştır. Çanakkale Savaşı’nda önemli bir rol üstlenmiş olan Uzunköprü Tren İstasyonu, İstanbul’un Avrupa’ya bağlanmasını sağlayan tren yolu üzerindedir.
55. Gazi Mahmut Paşa Çeşmesi
Park Çeşmesi diye de anılır ve 1965 yılında yapılmıştır. II. Murat’ın emriyle inşa edilen çeşmenin arkasında ufak bir park vardır, o yüzden Park Çeşmesi denir.
56. Türk Ocağı Binası
1914’te inşa edilmiştir ve esasen bir kütüphane niteliği taşımaktadır. 1928 itibariyle Marsilya’dan birtakım araç-gereçler getirilmiş ve bina bunlarla donatılmıştır. 1951 senesinde Halkevleri kapanınca içindeki 3000’ü aşkın kitaplarla ve diğer araç-gereçlerle beraber hazineye devredilmiştir. 2011 yılında restorasyondan geçirilip ilçe kütüphanesi olarak kullanılmaya başlanmıştır.
57. Uzunköprü Kent Müzesi
Bölgedeki tek müzedir. İlçeye 2013 yılında kazandırılan bu müze, Edirne gezilmesi gereken yerler arasındadır. Müze Eski Hükümet Caddesi’ndedir ve müzenin hakları ise tümüyle Uzunköprü Belediyesi’nindir. Müzenin üst ve alt katlarındaki duvarlarda yer alan panolar Uzunköprü tarihine, ilçenin kuruluşu hikayesine, yapılış sürecine dair bilgi vermektedir.
58. Demokrasi Anıtı
1. Meşrutiyet’in ilanı Türk demokrasi tarihinin dönüm noktalarından biridir. İşte anıt, bu olayın anısına yapılmıştır. Osmanlı Devleti 1908 yılında 23 Temmuz günü 2. Meşrutiyeti ilan etmiş, parlamenter rejime geçerek tamamen farklı bir döneme girmiştir. O dönemin Uzunköprü kaymakamı, aynı zamanda ünlü Osmanlı aydınlarından biri olan Mazhar Müfit Kansu, ilçenin Belediye Başkanı olan Hafız İsmail Yayalar ile birlikte anıt için çalışmaları başlatmıştır. 11 Aralık 1908 günü büyük bir törenle açılan anıt 6 metre yüksekliktedir. Yapıldığı ilk zamanlarda önüne insanların, soluna da hayvanların kullanımı için 2 tane çeşme yerleştirilmiştir. Fakat 1938 yılında bu çeşmeler kaldırılmıştır. Fransız İhtilali’nin 4 büyük ilkesi olan müsavat (eşitlik), adalet, kardeşlik (uhuvvet( ve adalet sloganları tabletlere yazılmış bu anıtın dört tarafına yerleştirilmiştir. Anıt Türkiye tarihinin ilk hürriyet ve demokrasi anıtıdır. 1964 yılında köprü restore edilirken anıt bulunduğu yrin 1 metre soluna taşınırken orijinal tabletler maalesef kaybolmuştur. Bugün anıt üzerindeki tabletler, asıl tabletler kaybolunca yapılan kopyalardır. Anıt neredeyse unutulmaya yüz tutmuşken restore edilerek 11 Aralık 2012 itibariyle ziyarete açılmıştır.
Anıtın yanında bir çeşme vardır. Bu çeşmeye Hürriyet Çeşmesi denilmektedir.
59. II. Murat Camii
Muradiye Camii olarak da adlandırılır. Muradiye Mahallesi’nde bulunmaktadır. Sultan 2. Murat’ın talimatı üzerine 1443 senesinde Uzunköprü’yle beraber yaptırılıp 1444 yılında hizmete açılmıştır. Selatin camilerinden biridir. Yani Ulu Cami ve Yeşil Cami gibi sultanların yaptırdığı camilerdendir. Muradiye Camii, etrafındaki aslında Muradiye Külliyesi’nin bir parçası olarak yapılmıştır. Fakat günümüze sadece bu cami ulaşmış, külliyeden geriye bir şey kalmamıştır. Moloz taşından yapılmış olan dikdörtgen planlı caminin uzunluğu 22 metre, genişliği ise 19 metredir. Cami ilk yapıldığında kubbeli olmasına karşın 1621 yılında Sultan II. Osman zamanında onarılmış ve kubbesi yıkılıp üzeri beşik örtülü çatıyla kapanmıştır. Cami 500 kişilik kapasiteye sahiptir ve 5.70 metre yüksekliktedir. Biraz alçak olduğu için pencereler üst örtünün saçaklarına dayanmıştır. Caminin arkasında bir hazire yani mezarlık vardır. Burada Uzunköprü’nün ileri gelen şahısları metfundur. Caminin minaresi duvarına bitişiktir ve kesme taştandır. Minare gövdesi tek şerefeli ve yuvarlaktır. Caminin avlusu 3 kapılıdır. Bu kapıların biri doğuda, ikisi batıdadır. Batıdaki ana giriş kapısında meşhur Osmanlı tarihçilerinden Abdurrahman Hibri’nın yazdırdığı bir kitabe yer almaktadır. Caminin giriş kapısının tam karşısında ve avlusunda piramit biçiminde bir külahla örtülmüş bir şadırvan vardır. Şadırvan sekizgen prizma hazineye ve sekiz musluğa sahiptir. 8 direği önceden ahşap olsa da 1993’te yenileme çalışması yapılarak bu direkler demirli beton sütunlarla değiştirilmiştir. Namazın ardından şerbet ikram etme geleneğinin ilk uygulandığı yer Muradiye Camii’dir. Şadırvanın musluklarından şerbet akıtılarak yapılan bu uygulama o dönemde son derece popüler olmuştur.
60. Aziz İoannis Kilisesi
1875’te Uzunköprü’deki Rumların Aziz İoannis Prodromos için yaptırdığı Ortodoks kilisesi olup Muradiye Mahallesi’ndedir. Moloz taştan yapılan kilisede süs olarak tuğlaların kullanıldığı da bilinmektedir. 3 salonlu bazilika tipindeki bu kilise arım kubbeli ve çatısı da alaturka kiremitle kaplanmıştır. Uzunköprü Belediyesi 2011 yılının Kasım ayında restorasyon çalışması başlatarak kiliseyi eski görünümüne kavuşturmuş, çalışmanın 2013 yılında tamamlanmasıyla birlikte Fener Rum Patriği Bartholomeos ve çeşitli ünlü isimlerin katılımıyla 11 Mayıs 2013 itibariyle açılmıştır.
61. Gazi Turhan Bey Camii ve Türbesi
Osmanlı döneminin önemli komutanlarından Gazi Turhan Bey adına yapılmıştır. Her iki yapı da süsleme açısından bir hayli sade tutulmuştur. Cami tuğla ve moloz taştan, türbesi de kare planlı olarak kesme taştan inşa edilmiştir. Üzerleri de kurşun kaplı bir kubbe ile örtülüdür. Cami tek şerefeli bir minareye sahiptir ve ahşaptan yapılmış son cemaat sundurması mevcuttur. Son döneme kadar epey bakımsız olsa da tamamıyla restorasyondan geçirilip 2008 seneesinde ziyarete açılmıştır.
62. Kent Müzesi
eski (Reji binası onarılarak müzeye çevrilmiştir. 2013 yılında 16 Aralık günü hizmete açılan müze binası Uzunköprü’nün tarihi eserlerini barındırmaktadır. 6 odalı ve 2 katlı müze binası farklı bölümlere ayrılmıştır. Alt kattaki ilk 3 bölümde kente özgü eserler sergilenmektedir. Üst katta ise Gelin Odası, Kahve Köşesı, Yaşam Odası gibi bölümler vardır. Bu odalarda geçmiş hayat yeniden canlandırılmakta, müzenin ziyaretçileri o dönemlerin günlük yaşantısından sahnelerle karşı karşıya kalmaktadır. Müzeye giriş ücretsizdir.
Buraya kadar Edirne’de nereye gidilir? sorusunu cevaplamaya çalıştım. Umarım Edirne gezilecek yerler hakkında detaylı bilgi verebilmişimdir. Tabii Edirne’de gezilecek yerler diye bir bir sayarken bazılarını kısa kesmek durumunda kaldım. Çünkü Edirne gezilecek yerler listesi içinde tüm Edirne güzelliklerinin, tarihi yapılarının mümkün olduğu kadar yer alması gerekiyordu. Umarım hazırlamış olduğum bu Edirne gezi rehberi keyifli bir Edirne tatili yapmanıza vesile olur. Tabii Edirne’ye gitmişken şehrin yöresel lezzetlerini tatmadan da olmaz. Neyse artık, onu da başka bir yazıya bırakarak şimdiden hepinize iyi eğlenceler diliyorum. Yeni şehirlerde görüşmek dileğiyle!
Çanakkale gezilecek yerler ve İstanbul’da sevgiliyle gidilecek yerler yazılarımıza da bakmayı unutmayın 🙂